top of page

KİŞİSEL GELİŞİMİN KUTSAL KİTABI: "İYİ HİSSETMEK" KİTAP İNCELEMESİ (BÖLÜM 7)

  • Yazarın fotoğrafı: Ayşe PELİKLİ
    Ayşe PELİKLİ
  • 31 May
  • 3 dakikada okunur

IQ’NUZ KAÇ?

Burns, Irritability Quofficient (Sinirlilik Katsayısı) düzeyinin olaylar karşısında verdiğiniz tepkilerde etkisi olduğunu belirtiyor. Kendi sinirlilik katsayınızı ölçmeniz için de tıpkı ikinci bölümdeki depresyon ölçeği gibi bir ölçek paylaşmış. Bu ölçek Novaco’ya ait. Ölçekteki 25 maddenin her birine, belirtilen şekilde puan verdikten sonra toplam puanınıza göre güncel IQ’nuzu öğrenebilirsiniz. IQ’nuz ne kadar düşerse o kadar huzurlu bir insan olabilirsiniz (her anlamda).



Bu ölçeğin amacı, size olaylar karşısında verdiğiniz tepkiler konusunda farkındalık yaratmak. Hangi olaya az, hangisine yüksek puan verdiniz? Talihsizlikler mi sizi daha çok sinirlendiriyor yoksa insanlar mı? İnsanların hal ve tavırları mı yoksa size söyledikleri mi? Öfkelendiğiniz durumları analiz etmek için ilk bölümde önerdiğim duygu çarkını kullanabilirsiniz. Çünkü kızgınlık duygusunun altında 8 farklı duygu, bu 8 duygunun altında da 16 farklı duygu bulunur. Bazen hayal kırıklığına uğradığınız için sinirlenirsiniz, bazen rahatsız edildiğiniz için, bazen küçümsendiğiniz için... Öfke duygunuzun altında yatanı anlarsanız düşüncelerinizi anlamış olur ve onları dönüştürme fırsatı yakalarsınız. Hayal kırıklığına uğradığınız için mi sinirlenmişsiniz? Belki de yanlış yere yanlış düzeyde beklenti yöneltiyorsunuz. Küçümsendiğiniz için mi sinirleniyorsunuz? Belki de kendinizi herkesten önce kendiniz küçük görüyorsunuz. Sinirlendiğiniz birkaç durum için bu çalışmayı yaptıktan sonra bu farkındalığı yavaş yavaş sinirlenme anına taşımaya başlayacaksınız. Her seferinde o an ne olduğunu, neden ve hangi türde sinirlendiğinizi biraz daha hızlı fark edeceksiniz. Böylece sinirlenmeden önce olayı yorumlamayı öğrenebileceksiniz.


Bu çalışmaları yapmamızın sebebi öfkeden tamamen sıyrılmak değil. Öfke iyi bir duygudur, sağlıklı bir duygudur. Tüm duygular iyi ve sağlıklıdır. Her birini hissedebildiğimiz için önce şükran duymalıyız. Çünkü her biri bize insanlığımızı hatırlatıyor. Sağlıklı yaşamak için sadece mutluluğu değil, tüm duyguları yaşamalıyız ve mutluluk dahil hepsinin düzeyini sağlıklı seviyede tutmalıyız. Ne kadar sağlıklı bir zihne sahip olursak olalım her zaman beklentilerimiz olacak, her zaman doğrularımız olacak, her zaman kendimizi üstün ya da yetersiz gördüğümüz durumlar olacak. Bu durumların aksi yaşandığında da öfke geliştireceğiz. Bunu bastırmak yerine diğer tüm duygularımız gibi dışa vurmamız gerekiyor. Gururu göstermek normal, memnuniyeti göstermek normal; hayal kırıklığını göstermek anormal mi, ayıp mı, yanlış mı? Öyle bir beklentiye girdiğiniz için bir de beklentiniz karşılanmadığı için utanmalı mısınız? Tabiki göstereceksiniz. Aksi takdirde vermediğiniz tepkiler içeriden sinir sisteminizi çökertebilir. İşte bu çalışmaların amacı, bu duyguları sık ve sağlıksız düzeyde yaşamayı önlemek ve yeri geldiğinde nasıl dışa vuracağımızı anlamak. Bu noktada hayatınızdaki olay ve kişilerin önemini gözden geçirmeniz gerekiyor. Olumsuz bir olayın önemini abartırsanız tepkileriniz kontrolden çıkabilir. Kontrolden çıkmış öfke düşmanlığa dönüşür. Kontrolden çıktıkça kendinizi daha haklı bulur ve öfkeyi azaltmak için çabalamazsınız. Halbuki haklılık, hakeme göredir. Farklı bakış açıları, hakları bambaşka pay edebilir. Olaylara verdiğiniz önemi yeniden belirlemek ve farklı bakış açıları kazanmak için bilişsel çarpıtmalarınızı kontrol edebilirsiniz.


Öfkeyi düşmanlıktan ve memnuniyetsizlikten ayırmak da önemli. Düşmanlık daha dürtüsel, kontrolsüz ve saldırgan bir duygudur. Hedef odaklıdır. Düşmanlıktan doğan öfkede öfkenin sebebi olduğunu düşündüğünüz şeye zarar verme dürtüsü açığa çıkar. Memnuniyetsizlikten doğan öfke ise aslında sadece yetersizlik ve yetinmezlik hissinin pasif agresif dışa vurumudur. Bana kalırsa en zor kontrol edilen öfke şeklidir. Çünkü süregelen, ne zaman biteceği belli olmayan, size mutlak gerçeklik gibi görünen ve sizi mutsuz eden bir durum vardır ortada. Yok çift sütun tekniğiymiş, düşünceleri serinletmekmiş, onu düşünmeyecekmişim de başka bir şey düşünecekmişim... Nasıl düşünmeyeceksin gözünün önündeki şeyi? 1 saat uzak kalmayı başarıyorsun 61. dakikada yine aynı durumun içindesin. Yapısal olarak öfkeli bir insansanız evet 7. bölümdeki teknikler sizin işinize büyük ölçüde yarayacaktır. Düşmanlık tarzı bir öfkeniz varsa bunu sadece ilgili konu özelinde değil direkt bilişsel sisteminiz üzerinden tedavi etmeniz gerekebilir. Ama hayatınızın genel gidişatı sizi rahatsız ediyorsa ve dümeni var gücünüzle çevirmenize rağmen geminin burnu dönmüyorsa dışarı çıkıp kedi yavrusu filan sevin şimdi tam mevsimi. Öfke möfke boşverin hele kadınsanız hiç değmez.

Comments


  • LinkedIn

©2021, Ayşe PELİKLİ tarafından Wix.com ile kurulmuştur. Her hakkı saklıdır.

bottom of page